doğrudan doğruya

ana kanal veya yedek kanaldan doğrudan doğruya sulanan arazi bir şey menedilmişse o neticeye götüren doğrudan doğruya ve dolambaçlı yolların hepsi kapanmış demektir. doğrudan doğruya akış doğrudan doğruya alınan vergiler doğrudan doğruya âmil doğrudan doğruya bağlı pompa doğrudan doğruya baskı doğrudan doğruya beyyine doğrudan doğruya çıkarma doğrudan doğruya dava doğrudan doğruya değil ise de, illiyet rabıtasında rol oynamış olan âmil doğrudan doğruya değil ise de, illiyet rabıtasında rol oynamış olan illet doğrudan doğruya ekim doğrudan doğruya etki doğrudan doğruya finansman doğrudan doğruya geçmek doğrudan doğruya gösteren devir sayacı doğrudan doğruya gösteren pusula doğrudan doğruya gösteren takometre doğrudan doğruya içerigirdi doğrudan doğruya iflas yolu doğrudan doğruya ilişkili doğrudan doğruya illet doğrudan doğruya ithal doğrudan doğruya iyonlayıcı parçacık doğrudan doğruya kanıt doğrudan doğruya kaynağından alınan doğrudan doğruya olan doğrudan doğruya ödenen maliyetler doğrudan doğruya sağlam zemine oturan ayak temeli doğrudan doğruya satış doğrudan doğruya satmak doğrudan doğruya sorunun esasına girmek doğrudan doğruya sülaleden gelen torun doğrudan doğruya tüketiciyi hedef alan reklam doğrudan doğruya yapılan eylem doğrudan doğruya zilyetlik içten ve doğrudan doğruya intihap münasebetiyle doğrudan doğruya veya dolayısiyle irtişa koridora çıkmadan doğrudan doğruya birbirine geçiş olanağı veren kapıları bulunan iki veya daha fazla sayıda oda üstüne giderek doğrudan doğruya yapılan eylem